Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Bahçeli’den ‘yeni paralel yapı’ uyarısı: Nasıl gündeme geldi, neden tartışılıyor?

Kaynak, @MHP_Bilgi Fotoğraf altı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli

Kaynak, @MHP_Bilgi

Fotoğraf altı yazısı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli

    • Yazan, BBC News Türkçe
    • Unvan,
  • bir saat önce

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin basın danışmanı Yıldıray Çiçek, 15 Eylül’de Türkgün gazetesindeki yazısında “devlette yeni bir paralel yapılanma” uyarısı yaptı.

Çiçek, “Sayın Devlet Bahçeli’nin ‘yeni bir paralel yapının izleri’ne dikkat çekmesi ne tesadüf ne de yersiz bir endişedir” diyerek MHP liderinin 11 Eylül’deki açıklamasına işaret etti.

Bahçeli bu yazısında “suç, suçlu, suçluluk ve cezalandırma karmaşasını kaos üretmek maksadıyla istismar eden ‘yeni bir paralel yapının’ milli bünyemize sızmış olup olmadığını derhal sorgulamak gerekmektedir” demişti.

Çiçek ise yazısında “devletin en hassas hücrelerine başka ülkelerin hesabına çalışanlar ya da terör örgütleriyle bağlantılı kişilerin” sızma ihtimaline dikkat çekti ve ekledi:

“Devlet yapısı içinde hiç kimse, kendi saplantıları, takıntıları yahut birilerinin hücresel hesapları uğruna ülkenin milli kadro genetiğini değiştirmeye kalkışmamalıdır…”

İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi’nden (AKP), Bahçeli’nin uyarısı ve Çiçek’in yazısıyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı.

Muhalefet partilerinden de herhangi bir tepki gelmedi.

Ancak Çiçek’in yazısı hem devlet içi yapılanma iddiaları hem de AKP-MHP işbirliği konusunda çeşitli yorumları beraberinde getirdi.

X paylaşımını geçin, 1

X içeriğine izin veriyor musunuz?

Bu makalede X içeriği bulunmaktadır. Çerez ve diğer teknolojileri kullanıyor olabilirler, bilgisayarınıza herhangi bir şey yüklenmeden önce sizin rızanızı alırız. İzin vermeden önce çerez politikasını okumak ve gizlilik politikasına göz atmak isteyebilirsiniz. Bu içeriğe ulaşmak için lütfen “kabul et ve devam et” seçeneğine tıklayın.

Uyarı: BBC üçüncü taraf sitelerin içeriğinden sorumlu değildir.

X paylaşımının sonu, 1

İçerik bulunamadı

Daha fazlası için XBBC, link verilen internet sitelerinin içeriğinden sorumlu değildir.

Tepkiler ne oldu?

Eski AKP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi Metin Külünk Çiçek’in yazısını paylaşarak “paralel yapı” uyarısına destek verdi.

2011-2018 arası üç dönem AKP İstanbul Milletvekili olan Külünk, “Bir kez daha uyarıyoruz. Bir kez daha tehlikenin uzak değil yakın olduğunu söylüyoruz. FETÖ, hayatın bütün alanlarında düşündüğümüzden çok daha fazla hareket hâlindedir” dedi.

Külünk “15 Temmuz sonrasında kaybettikleri A tipi yapıların yerini B ve C tipi yapılar almış ve bunlar aktif şekilde faaliyet göstermektedir. Üzülerek ifade ediyorum ki siyaset, kendi içindeki temizlik konusunda direnmektedir” dedi.

X paylaşımını geçin, 2

X içeriğine izin veriyor musunuz?

Bu makalede X içeriği bulunmaktadır. Çerez ve diğer teknolojileri kullanıyor olabilirler, bilgisayarınıza herhangi bir şey yüklenmeden önce sizin rızanızı alırız. İzin vermeden önce çerez politikasını okumak ve gizlilik politikasına göz atmak isteyebilirsiniz. Bu içeriğe ulaşmak için lütfen “kabul et ve devam et” seçeneğine tıklayın.

Uyarı: BBC üçüncü taraf sitelerin içeriğinden sorumlu değildir.

X paylaşımının sonu, 2

İçerik bulunamadı

Daha fazlası için XBBC, link verilen internet sitelerinin içeriğinden sorumlu değildir.

Medyascope Yayın Yönetmeni Ruşen Çakır, Çiçek’in kaleme aldığı yazının “devlet içinde ciddi bir iktidar savaşının işaretini verdiği” yorumunu yaptı.

Bir süredir “AKP-MHP ilişkisinin kırılma noktasına doğru gittiğini” savunan siyaset bilimci Mümtaz’er Türköne de Çakır’ın yazısının “bir köşe yazısı olmanın ötesinde” olduğunu, Bahçeli’nin “gerçekte ne düşündüğünü” açıkladığını söyledi.

Gazeteci İsmail Saymaz ise 15 Eylül’de Halk TV’de katıldığı Rota programında, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “yeni bir paralel yapılanma” uyarısının son emniyet atamaları ile ilgili olduğunu savundu.

Saymaz, “MHP ilk kez bu yönde üst perdeden [İçişleri Bakanı] Ali Yerlikaya’yı ve tercihlerini eleştiriyor” dedi.

Saymaz ayrıca Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Sağlık Politikaları Kurulu Üyesi Ahmet Selim Köroğlu’nun da Çiçek’in yazısını X hesabında paylaştığını vurguladı.

Saymaz, Köroğlu’nun MHP’li olmadığını ancak eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yakın durduğunu belirterek “Bu isimler bu tavrı gösteriyorsa anlayın ki Süleyman Soylu da bu tavrı gösteriyor” yorumunu yaptı.

Emniyet kararnamesi

Resmi Gazete’de 10 Eylül’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle 37 ile yeni emniyet müdürü atandı, 22 ilin emniyet müdürü merkeze alındı.

Kararnameyle MHP’ye yakın bazı emniyet müdürlerinin tasfiye edildiği öne sürüldü.

Daha önce Bahçeli’nin elini öpmesi ile gündem olan Süleyman Karadeniz, Emniyet Teşkilatı’nın en kritik görevlerinden Özel Harekât Daire Başkanlığı’ndan Muğla Emniyet Müdürlüğü’ne atandı.

MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir 14 Eylül’de X hesabından yaptığı açıklamada, “İstatistik veriler paylaşmayı sözümona vazife gören anlayış yerine, KAHRAMAN’lara sahip çıkan ve zaafiyet oluşturmayan iradeye sahip olmak lazımdır” ifadelerini kullandı.

X paylaşımını geçin, 3

X içeriğine izin veriyor musunuz?

Bu makalede X içeriği bulunmaktadır. Çerez ve diğer teknolojileri kullanıyor olabilirler, bilgisayarınıza herhangi bir şey yüklenmeden önce sizin rızanızı alırız. İzin vermeden önce çerez politikasını okumak ve gizlilik politikasına göz atmak isteyebilirsiniz. Bu içeriğe ulaşmak için lütfen “kabul et ve devam et” seçeneğine tıklayın.

Uyarı: BBC üçüncü taraf sitelerin içeriğinden sorumlu değildir.

X paylaşımının sonu, 3

İçerik bulunamadı

Daha fazlası için XBBC, link verilen internet sitelerinin içeriğinden sorumlu değildir.

Gazeteci Tolga Şardan 16 Eylül’de T24’teki yazısında, iddialara göre Soylu’nun il emniyet müdürleri kararnamesinden sonra MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile temas kurduğunu, “kahramanların görevden alındığı” görüşünü aktardığını öne sürdü.

Şardan, Yerlikaya’nın 12 Eylül’de yaptığı sosyal medya paylaşımında “kifayetsiz muhteris” olarak tanımladığı kişinin, esasında hakkında ağır eleştirilerde bulunan CHP Genel Başkanı Özgür Özel değil, selefi Süleyman Soylu olduğunu iddia etti.

Yerlikaya ve Soylu’dan da şu ana kadar iddialarla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı.

Yerlikaya, 12 Eylül’deki paylaşımında şu ifadeleri kullanmıştı:

“Mevlana der ki: ‘Suskunluğum asaletimdendir. Her lafa verilecek bir cevabım var elbet. Lakin bir lafa bakarım, laf mı diye? Bir de söyleyene bakarım, adam mı diye?’

“Baktım ki, kifayetsiz muhterismiş…”

Yıldıray Çiçek yazısında ne dedi?

Yıldıray Çiçek yazısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi sonrası “milli güç birliği” oluşturduğunu vurguladı.

Çiçek, Türkiye’de son dönemde bu birliği bozma üzerine “hesaplar yapıldığını, oyunlar kurulduğunu” savundu.

“Bu aynı zamanda Türkiye üzerinde oyun oynama hevesiydi” diyen Çiçek, “oyun oynayanlara ve hücresel hesap yapanlara” dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.

Çiçek, bu durumda 15 Temmuz 2016’dakinin benzeri darbe girişimleri ve toplumun huzurunu, güvenliğini tehdit eden kaos senaryoları “kaçınılmaz” olacağını öne sürdü.

Yazıdan bazı satır başları şöyle oldu:

“Yaşananlar ve yaşatılanlar ortadayken, Sayın Devlet Bahçeli’nin ‘yeni bir paralel yapının izleri’ uyarısı ihmal edilemez.

“TSK, Emniyet ve istihbarat, milletimizin güvenliğini korumada en hayati alanlardır.

“Türk milletinin varlığını, güvenliğini ve geleceğini esas almayan; bedeni burada, ruhu ise başka yerde olan hiç kimse bu kritik alanlarda barındırılmamalı, bu hayati alanda asla etki ve yetki sahibi kılınmamalıdır. 15 Temmuz hain darbe girişimi devlet yönetiminde ders ve tecrübe olmadıysa daha ne olması lazımdır?”

“Bu nedenle ülke güvenliği her alanda titizlikle sağlanmalı; Türkiye’nin güvenliğinden sorumlu kişiler milli şuura, mücadele azmine ve hassasiyete sahip isimler arasından seçilmelidir.

“‘Milli güvenlik” ancak bu nitelikteki kadrolarla korunabilir.

“Bu kadrolara karşı da her zaman vefalı olunmalı, onların mücadele motivasyonunu güçlendiren bir hassasiyet özenle gösterilmelidir.”

Reklamı Geç