Sırrı Süreyya Önder için düzenlenen cenaze törenine binlerce kişi katıldı

Yoğun bakım tedavisi sırasında 3 Mayıs Cumartesi günü hayatını kaybeden DEM Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder için bugün cenaze töreni düzenleniyor.

İstanbul’da son yolculuğuna uğurlanacak Önder için ilk tören saat 11:00’de Taksim’de Atatürk Kültür Merkezi’nde yapıldı.

Sırrı Süreyya Önder’e veda etmek isteyip de yoğunluk sebebiyle içeri giremeyenler, binanın önünde toplandı. Kalabalık içinde barış temalı dövizler, ellerde karanfiller ve yakalarda ölüm tarihi “sonsuzluk” olan Sırrı Süreyya Önder’in fotoğrafı dikkat çekti.

Törende duygusal bir konuşma yapan kızı Ceren Önder Kandemir, babasına geçen hafta yazdığı mektubu okudu.

“Baba, hayatın bütün rengi gitti, benim bildiğim hayat bitti, yeni bir hayat başlıyor şimdi, ürkütücü bilinmezliklerle dolu” sözleriyle başlayan mektup şu sözlerle sona erdi: “Gözün arkada kalmasın, seninle gurur duyuyorum.”

Kardeşi Ali Önder, Sırrı Süreyya Önder’in siyasete girmeye karar verdiğinde, “Bu kanın durması gerekiyor, Ceren’e yaşanabilir bir ülke bırakmak istiyorum” dediğini aktardı.

Törenin ardından Önder’in naaşı cenaze aracına konularak kitlenin “Sırrı’ya sözümüz barış olacak”, “Şehîd namirin” (Şehitler ölmez) ve “Yaşasın halkların kardeşliği” sloganları eşliğinde AKM’den ayrıldı.

Binlerce kişi cenaze aracının ardından yürüyüşe geçti. Kortej Gezi Parkı’nın yanından geçerken “Gezi seninle gurur duyuyor” ve “Ağaçların vekili Sırrı Süreyya” sloganları duyuldu.

Taksim Meydanı’nda bekleyen kalabalıkta yer alan Geri Dönüşüm İşçileri Yönetim Kurulu’ndan Mustafa Ay, Önder’in barış için verdiği katkıları unutmayacaklarını, anısını yaşatacaklarını söyledi. “Bu ülke için bir köprüydü. Barışa uzanan bir köprüydü. Türk ve Kürt arasında, Sünni ve Alevi arasında bir köprüydü. Her zaman yoksulun yanındaydı. Sırrı Başkan’ı her zaman rahmetle minnetle anacağız.”

Sırrı Süreyya Önder ile 20 yılı aşkın süredir arkadaş olduğunu belirten Geri Dönüşüm İşçileri Derneği Başkanı Ali Mendillioğlu, Önder’in derneğin örgütlenmesinde büyük bir katkısı olduğunun altını çizdi.

Hastaneye kaldırılması haberini aldığında adeta ailesinden birinin haberini almış gibi üzüldüğünü ve daha fazlasını yapamadığı için suçluluk hissettiğini ifade etti.

“Keşke onu daha iyi anlayabilseydik, keşke daha çok omuz verebilseydik de taşıdığı yük bu kadar ağır olmasaydı. Bu yükten daha fazla sırtlansaydık da şimdi aramızda olsaydı” dedi konuştu. “Biz elbette hakkımızı helal ediyoruz ama esas onun hakkı bizde çok fazla asıl o hakkını helal etsin” dedi.

Törene katılmak için Taksim’e gelen öğrencilerden biri olan Ceyda Elmas, “Gençlere ilham veren duruşunu hiçbir zaman unutmayacağız. O her zaman ezilenlerin, gençlerin, kadınların, lubunyaların yanındaydı. Onun mücadelesini hayalini, umutlarını yaşatmak biz gençlerin elinde” dedi.

Ev hanımı Arife Elik ise “O tarihe ismini yazdı. Büyük insanın yükü büyüktür, ölümü de ağırdır. Böyle bir kitleyi biraraya getirmek milyonlardan birine nasip olur. Herkesin gönlüne taht kurmuştur, sayesinde barışın geleceğine de inanmışızdır” diyerek Önder’in çabalarını vurguladı.

Önder için ikindi namazının ardından Levent’teki Barbaros Camii’nde cenaze namazı kılındı, ardından ⁠Zincirlikuyu Mezarlığı’nda defnedildi.

62 yaşındaki Önder, 15 Nisan Salı akşamı geçirdiği kalp rahatsızlığının ardından hastaneye kaldırılmıştı ve o tarihten beri yoğun bakımdaydı. 3 Mayıs Cumartesi öğleden sonra, çoklu organ yetmezliğine bağlı olarak hayatını kaybetti.

Pazartesiden itibaren İstanbul’da Cemal Reşit Rey Gösteri Merkezi’nde ve diğer illerdeki DEM Parti il ve ilçe binalarında taziyelerin kabul edileceği bildirildi.

Sırrı Süreyya Önder, 1962’de Adıyaman’da Türkmen bir ailede doğdu.

Sosyalist bir dünya görüşünü benimseyen Önder gençliğinde devrimci gruplar içinde yer aldı.

12 Eylül 1980 darbesinden bir yıl sonra, 19 yaşında siyasi çalışmalarından dolayı gözaltına alındı, işkence gördü ve Mamak Cezaevi’ne gönderildi. Hapiste yedi yıl kaldı.

Sinemacı, oyuncu ve yazar kimliğiyle öne çıktı. 2010’da BirGün ve ardından Radikal gazetelerinde köşe yazıları yazdı.

2011 genel seçimlerde Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloku’nun bağımsız adayı olarak İstanbul milletvekili seçildi.

2013’te, HDP’nin eş genel başkan yardımcısı oldu. 2013’teki Gezi Parkı eylemlerinde yer alan ilk milletvekiliydi.

Türkiye’de 2013-2015 arasındaki “çözüm süreci” olarak adlandırılan dönemin en önemli isimlerden biriydi.

PKK lideri Abdullah Öcalan’ın hapis yattığı İmralı Cezaevi’ne ve Kandil’e giden ekipler içinde yer aldı.

6 Aralık 2018’de “terör propagandası yapmak” suçlamasıyla tutuklandı, 4 Ekim 2019’da serbest bırakıldı.

Ardından tekrar milletvekili seçilen Önder, DEM Parti İstanbul Milletvekili olarak TBMM Başkanvekililiği yapıyordu.

Önder ayrıca PKK lideri Abdullah Öcalan ve hükümet ile görüşmeler yürüten İmralı heyetinde yer alıyordu.