Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Narin Güran cinayetinde 12 sanık ve üç çocuk hakim karşısına çıkacak

Kaynak, Getty Images Fotoğraf
narin güran protestoları

Kaynak, Getty Images

Fotoğraf altı yazısı, Narin Güran 21 Ağustos 2024’te Diyarbakır’da kaybolmuş, cansız bedeni 8 Eylül 2024’te bulunmuştu.
26 Aralık 2024

Güncelleme 21 dakika önce

Narin Güran cinayeti davasıyla ilgili hakkında “suçluyu kayırma” suçlamasıyla altı aydan beş yıla kadar hapis cezası istenen 12 sanık ve suça sürüklenen üç çocuk, 14 Nisan’da hakim karşısına çıkıyor. Duruşma Diyarbakır 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin, üçü çocuk 15 şüpheli hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma Şubat ayında tamamlandı.

Başsavcılık tarafından tutuklu Birsen Güran, Fuat Güran, Maşallah Güran, Salim Güran’ın işçisi Mehmet Selim Atasoy, Mehmet Şevket Kaya, Muhammed Kaya ile tutuksuz Şeyma Kaya, Hediye, İbrahim Halil, Barış, Kurtuluş ve Ömer Faruk Güran hakkında hazırlanan iddianame Diyarbakır 17. Asliye Ceza Mahkemesi’ne sunulmuştu. Suça sürüklenen çocuklar R.A. (16), M.G. (16) ve İ.K. (17) hakkında hazırlanan iddianame ise 2. Çocuk Mahkemesine sunulmuştu.

Diyarbakır 2. Çocuk Mahkemesi’nin dosyanın 12 sanık hakkında açılan dava ile birleştirilmesi yönündeki talebi kabul edilmişti.

İddianamede, şüphelilerin verdikleri beyanların çelişkili ve tutarsız olduğu, yargılamada netleşen maddi delillerle de uyuşmadığı aktarılmıştı.

Gerekçeli karar: Cinayetin asıl nedenini gizlediler

Narin Güran cinayeti davasında yaklaşık 950 sayfalık gerekçeli karar 23 Ocak’ta açıklandı.

Gerekçeli kararda cinayetin neden ve kim tarafından işlendiğinin bilindiği, ancak bunun organize bir şekilde gizlendiği belirtildi.

BBC Türkçe‘nin incelediği gerekçeli kararda mahkeme heyeti, davalarda suçların neden, nasıl, nerede ve ne zaman işlendiğine dair değerlendirmeler yapılması ve bu soruların cevaplarının verilmesi gerektiğini belirttikten sonra şu ifadeleri kullandı:

“Ancak bazı istisnai olaylar vardır ki yukarıda belirtilen soruların cevapları tam olarak bulunamayabilir.

“Böyle durumlarda dikkat edilmesi gereken husus şudur; bazen bir olayın ya da bir eylemin nerede, neden ve nasıl gerçekleştiği anlaşılamayabilir.

“Bu tür durumlarda önemli olan husus o eylemin ya da olayın kim veya kimler tarafından gerçekleştiği, yani söz konusu eylemin kimler tarafından yapılıp yapılmadığıdır.”

Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi 28 Aralık’ta Narin’in annesi Yüksel, abisi Enes ve amcası Salim’e tasarlayarak öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet; komşu Nevzat Bahtiyar’a ise “suç delillerini gizleme” suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası vermişti.

‘Tıbbi müdahale ile kurtarabilirlerdi’

Gerekçeli kararda öldürme fiilinin kim tarafından işlendiği bilinmese de bunun ev, ahır veya eklentilerinde gerçekleştiği ve üç sanık tarafından rıza gösterildiği yer aldı.

Narin’in bedeni eve taşındıktan sonra burada sanıklar Enes, Yüksel ve Salim tarafından öldürülme eyleminin tamamlanmasının beklendiği ifade edildi.

Gerekçeli kararda her üç sanığın da tıbbi bir müdahale ile Narin’i ölümden kurtarma ihtimali varken bu müdahalenin yapılmayarak Narin’in ölmesine rıza gösterdikleri kaydedildi.

Mahkeme ayrıca Nevzat’ın ifadesinde yer alan “Salim, Yüksel’le ilişkisini gördüğü için öldürdüğünü söyledi” beyanı hakkında ise “Mahkememizde sanık Yüksel’in sanık Salim ile olay sırasında bir ilişkilerin olmadığı kanaati uyanmıştır” dendi.

‘Asıl nedeni gizlemek istediler’

Mahkeme, Narin’in nedeni öldürüldüğünün anlaşılamadığını, sanıkların “asıl nedeni gizlemek maksadıyla sanık Nevzat’a bu şekilde beyanda bulunduğunu” söyledi.

28 Aralık’taki son duruşmanın ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, mahkemenin gerekçeli kararının ardından Bahtiyar’a verilen 4 yıl 6 ay hapis cezası kararına itiraz edeceklerini söylemişti.

Diyarbakır Barosu da benzer bir açıklamada bulunmuştu.

Bahtiyar’a verilen düşük ceza hukukçuların da tepkisini çekmiş, BBC Türkçe‘ye konuşan Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Avukat Müjde Tozbey “Delilleri gizleme ve yok etme gibi hayati bir suçun cezasının bu kadar düşük tutulması, caydırıcılık anlamında hiçbir katkı sağlamıyor” demişti.

Son duruşmada neler yaşanmıştı?

Davada karar 28 Aralık 2024’te açıklandı.

Bahtiyar son savunmasında “Benim tüm suçu üstlenmemi istiyorlar, ama bunu kabul edemem” demişti.

Ağabey Enes Güran’ın avukatları ise “suçun iştirak boyutunun delillerle ortaya koyulamadığına” işaret ediyordu.

Güran’ın mahkemede konuşan avukatı, “Bu fiilin hangi sanığın hangi eylemiyle ve bu eylemin üzerindeki hakimiyetiyle bağlantılı olduğuna dair somut bir tespit bulunmamaktadır.” diyerek savcılık mütalaasını hedef aldı.

Mütalaaya ilişkin savunma yapan amca Salim Güran da “Bir aileyi yok etti” diyerek medyayı suçladı.

Amca Salim Güran, Narin’in cesedini aracında taşıdığı suçlamalarını reddetti, yeğeninin DNA’sının aracında çıkmasının normal olduğunu söyledi.

Güran’ın avukatı Onur Akdağ da Nevzat Bahtiyar’ın ifadelerini değiştirmiş olmasını eleştirdi.

Tutuklu sanıklardan Nevzat Bahtiyar ise ailesinin güvende olmadığını düşündüğü için yalan söylediğini iddia etti.

Bahtiyar, cesedi sadece taşıdığını ifade edip “Cezam neyse razıyım.” dedi.

Narin’in annesi Yüksel Güran ise “Ben anneyim ve oğlum ile birlikte katil olarak gösteriliyoruz. Biz Narin’e neden zarar verelim? Enes ne yaptı da kızımı öldürsün? Bu dünyada artık bir hayatım kalmadı” demişti.

narin için yapılan bir eylem

Kaynak, Getty Images

Dosya 10 klasörden oluşuyor

Yüzlerce belge ve tutanağın yer aldığı dava dosyası 10 klasörden oluşuyor.

21 Ağustos’ta Tavşantepe köyünde kaybolan Narin Güran’ın cesedi, 19 gün sonra bir çuvalın içinde köye yakın bir dere yatağına gömülmüş halde bulunmuştu.

Adli Tıp Kurumu raporuna göre Narin, kaybolduğu gün boğularak öldürüldü.

Zanlılardan Nevzat Bahtiyar, jandarmada verdiği ifadede köyün muhtarı amca Salim Güran’ın talimatıyla para karşılığı cesedi gömdüğünü söylemişti. Bahtiyar daha sonra ise iki kez ifadesini değiştirdi.

Bir ay içinde birbiriyle çelişen ifadelerin yer aldığı üç ayrı ifade veren Bahtiyar, muhtarın tehditleriyle bunu yapmak zorunda kaldığını öne sürdü.

Bu iddialara karşı çıkan Salim Güran, olay günü Nevzat Bahtiyar’ı hiç görmediğini, olayın yaşandığı gün ve saatlere ait WhatsApp yazışmalarını da, seks işçileriyle yaptığı görüşmeler olduğu için sildiğini öne sürüyor.

On dört sayfalık iddianamedeyse, Narin’i kimin, neden öldürdüğüne dair bir itiraf beyanı ya da somut bir delil bulunmuyor.

İddianamede, HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre şüphelilerin olay anında aynı yerde olduğu tespitine yer veriliyor.

Akrabaların “çelişkili ifadeleri, şüpheli tavırları, sergiledikleri tutarsız davranışlar” iddianamenin temel dayanaklarından.

Olayla ilgili 250 kişinin ifadesi alınmıştı.

Reklamı Geç