- Yazan, Hatice Kamer
- Unvan, BBC Türkçe
- Bildirdiği yer Diyarbakır
- 7 Kasım 2024, 06:07 +03
Güncelleme 6 saat önce
Narin Günay cinayetinde en yakın aile üyelerinin yargılandığı dava bugün Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı.
Bu ilk duruşmada Narin’in annesi Yüksel, ağabeyi Enes, amcası Salim ile cesedi dere yatağına gömdüğü iddia edilen Nevzat Bahtiyar “iştirak halinde çocuğu kasten öldürmek” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle hakim karşısına çıkacak.
Tutuklu diğer sekiz sanıkla birlikte 26 kişi tanık sıfatıyla ifade verecek.
Anne Yüksel ve ağabey Enes Güran’ı sekiz avukat, Salim Güran’ı bir avukat savunacak.
Nevzat Bahtiyar için ise zorunlu müdafi atandı.
Mahkeme salonu, adliye binasının en büyük salonu.
Yaklaşık 300 kişilik bu salonda daha önce de kamuoyunun yakından takip ettiği Tahir Elçi davası ve KCK davaları görülmüştü.
Duruşma öncesi parti ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin de katılımıyla mahkeme salonuna çıkan koridorda izdiham yaşandı.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri de salonun dolduğu gerekçesiyle içeri alınmadı.
Duruşma salonun kapısı, güvenlik bariyerleri ile kapatıldı ve mahkeme heyetine sesini duyurmaya çalışanlar dışarıda “Kapıları aç” sloganı attı.
Mahkeme salonu önündeki kalabalık sanatçı Gülben Ergen’in ve korumalarının içeri alınmasına karşın, baro başkanları ve yerel gazetecilerin giremediğini vurguladı.
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Meryem Türktekin de “Türk Kadınlar Konseyi genel başkan yardımcısı” olmasına karşın içeri giremediğini söyledi.
Duruşmadan önce iki farklı basın açıklaması yapıldı.
CHP Kadın Kolları adına yapılan açıklamada, davanın aynı zamanda bir hesap sorma davası olduğu ifade edildi.
DEM Parti heyetinin açıklamasında da “Kutsallaştırılan aile kavramı Narin’in ölümüne neden oldu” ifadeleri kullanıldı.
Diyarbakır Barosu da davada müdahil olacak.
Narin’in cenazesinin teslim edildiği abisi Baran Güran, cinayetin aydınlatılması için Diyarbakır Barosu’na vekâlet vermişti.
Kısa bir süre önce vekâletini geri çeken Baran Güran, sürecin en başından itibaren olayı yakından takip eden Diyarbakır Barosu eski başkanı Nahit Eren’in, katıldığı bir programda yaptığı açıklamaları taraflı bulduğunu söylemişti.
Dosya 10 klasörden oluşuyor
Yüzlerce belge ve tutanağın yer aldığı dava dosyası 10 klasörden oluşuyor.
21 Ağustos’ta Tavşantepe köyünde kaybolan Narin Güran’ın cesedi, 19 gün sonra bir çuvalın içinde köye yakın bir dere yatağına gömülmüş halde bulunmuştu.
Adli Tıp Kurumu raporuna göre Narin, kaybolduğu gün boğularak öldürüldü.
Zanlılardan Nevzat Bahtiyar, jandarmada verdiği ifadede köyün muhtarı amca Salim Güran’ın talimatıyla para karşılığı cesedi gömdüğünü söylemişti. Bahtiyar daha sonra ise iki kez ifadesini değiştirdi. Bir ay içinde birbiriyle çelişen ifadelerin yer aldığı üç ayrı ifade veren Bahtiyar, muhtarın tehditleriyle bunu yapmak zorunda kaldığını öne sürdü.
Bu iddialara karşı çıkan Salim Güran, olay günü Nevzat Bahtiyar’ı hiç görmediğini, olayın yaşandığı gün ve saatlere ait WhatsApp yazışmalarını da, seks işçileriyle yaptığı görüşmeler olduğu için sildiğini öne sürüyor.
İddianamede neler var?
On dört sayfalık iddianamede, Narin’i kimin, neden öldürdüğüne dair bir itiraf beyanı ya da somut bir delil bulunmuyor.
İddianamede, HTS (Arama trafiği kayıtları) ve baz istasyonu kayıtlarına göre şüphelilerin olay anında aynı yerde olduğu tespitine yer veriliyor.
Akrabaların “çelişkili ifadeleri, şüpheli tavırları, sergiledikleri tutarsız davranışlar” iddianamenin temel dayanaklarından.
Olayla ilgili 250 kişinin ifadesi alındı.
Savcının, birçok akrabanın çelişkili beyan vermesi üzerine olayın kayıp çocuk vakası olmadığına kanaat getirdiği, “aile tarafından gerçekleştirilen bir cinayet” olabileceğinden şüphelendiği ve soruşturmanın seyrini bu şekilde değiştirdiği belirtiliyor.
Arama çalışmalarını etkilemek amacıyla, ailenin “24 Ağustos’ta köyde bir yangın çıkardığı, ilk günden itibaren şüpheli davranan muhtar Salim Güran’ın tüm aileyi yönlendirdiği” iddia ediliyor.
Narin’in, amcasının evine gitmek üzere kendi evinden ayrıldıktan sonra kaybolduğu anlatılmıştı.
İddianamede “Narin’in cesedinin bulunduğu gün, evlerinin önünde kadınlar arasında bir tartışma yaşandığı, Maşallah Güran adındaki kadının, Salim Güran’ın eşi Melek Güran’a hitaben ‘Herkes her şeyi biliyor beni konuşturmayın’ diye bağırdığı; iki kadının Yüksel Güran’a ‘Doğruyu konuşsaydınız bu aşamaya gelmezdi’ diyerek birinin ona küfrettiği” yazılıyor.
Nevzat Bahtiyar, Narin’in, amcası Salim tarafından öldürüldüğünü iddia ediyor. Güran’ın kendisini tehdit ettiği için Narin’in cesedini “ortadan kaldırmayı” kabul ettiğini öne sürüyor.
Bu iddialara karşı çıkan Salim Güran, olay günü Nevzat Bahtiyar’ı hiç görmediğini, olayın yaşandığı gün ve saatlere ait WhatsApp yazışmalarını da, seks işçileriyle yaptığı görüşmeler olduğu için sildiğini öne sürüyor.
Bu makalede Google YouTube içeriği bulunmaktadır. Çerez ve diğer teknolojileri kullanıyor olabilirler, bilgisayarınıza herhangi bir şey yüklenmeden önce sizin rızanızı alırız. İzin vermeden önce çerez politikasını okumak ve gizlilik politikasına göz atmak isteyebilirsiniz. Bu içeriğe ulaşmak için lütfen “kabul et ve devam et” seçeneğine tıklayın.
Uyarı: BBC üçüncü taraf sitelerin içeriğinden sorumlu değildir. YouTube içerik reklam içerebilir
YouTube paylaşımının sonu
HTS kayıtlarına göre hepsi aynı saatlerde Narin’in evindeydi
HTS kayıtları adli soruşturmada kişilerin telefonlarıyla yaptıkları görüşmelerin ve sinyal kayıtlarının incelenmesi sonucu elde ediliyor.
HTS kayıtları Nevzat Bahtiyar, Salim, Yüksel ve Enes Güran’ın olay günü birlikte aynı yerde olduklarına işaret ediyor.
Bu kayıtlara göre Salim Güran, 14.52 ile 16.10’a kadar Arif Güran’ın ikametindeydi. Aynı gece telefon sinyalleri saat 22.47 sularında da Narin’in cesedinin gömüldüğü yerden alındı. Anne Yüksel Güran ve ağabey Enes Güran’ın telefonları da aynı dakikalarda aynı evden sinyal verdi.
Salim Güran inkar etse de iddianamede yer alan HTS kayıt bilgilerine göre Nevzat Bahtiyar 15.18’de Salim Güran’ı telefonla arayıp 42 saniye görüştü.
Daha sonra Bahtiyar, 15.26’da Arif Güran’ın evinin önüne gitti ve 15.27’den, 15.38’e kadar evin içinde kaldı. 16.00’da Narin’in cesedinin bulunduğu yere geçti ve 35 dakika sonra köye döndü.
Narin’in babası Arif Güran, HTS kayıtlarının kesin kanıt olmadığını savunuyor
Milliyet gazetesine konuşan baba Arif Güran, HTS kayıtlarının nokta atış yapmadığını ve sırf bu kayıtlara dayanarak “bunlar cinayeti işledi” demenin doğru olmadığını savundu.
Arif Güran, duruşmadan bir gün önce de gazeteci Rojda Altıntaş’a da konuşarak evinin 700 metre ilerisinde bulunan kamera görüntülerinin iddianameye konmadığını öne sürdü.
Baba Güran, somut delil olduğunu savunduğu bu kayıtların dosyaya konulmaması halinde meclis önünde açlık grevine başlayacağını da söylüyor.