MHP lideri Devlet Bahçeli: İmralı’da kaleme alınan açıklama baştan sona değerli ve önemlidir

Güncelleme bir saat önce

PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta kamuoyuyla paylaşılan örgüte yönelik silah bırakma çağrısının iç siyasetteki yankıları sürüyor. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, PKK lideri Öcalan’ın açıklamasının “baştan sona değerli ve önemli” olduğunu söyledi.

Yazılı bir açıklama yayımlayan Bahçeli, PKK’nın ateşkes ilan edip Öcalan’ın çağrısına uyacağını açıklamasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve söz konusu kararın Öcalan’ın çağrısını “destekleyici ve tamamlayıcı özellikte” olduğunu vurguladı.

PKK’nın ateşkes ilan etmesine giden süreç, 22 Ekim’de Bahçeli’nin Öcalan’a örgütü lağvetmesi koşuluyla, “Umut hakkı için başvurması ve TBMM’de DEM Parti Grup Toplantısı’nda konuşması” çağrısı yapmasıyla başlamıştı.

Bahçeli açıklamasında, “PKK terör örgütünün Kandil’deki elebaşları İmralı’nın etrafında kenetlenerek 27 Şubat çağrısına sahip çıkmaları geldiğimiz bu aşamada örgütsel tutarlılık olup herkesin yararınadır” ifadelerine yer verdi ve şöyle devam etti:

“Çağrı bölücü örgütün bütün bileşenlerine yapılmıştır, riayet ve muvaffakiyeti yeni yüzyılda Türkiye’nin gücüne güç katacak, bin yıllık kardeşliği bir yanda çevikleştirip diğer yanda çelikleştirecektir.

“Milliyetçi Hareket Partisi terörsüz Türkiye amacına samimi katkı sağlayan, demokratikleşme sürecine önşartsız omuz veren kim olursa aziz Türk milleti namına müteşekkirdir.”

Bahçeli, kararla ilgili pazarlık iddialarını dile getirenlere, “‘Ne verildi? Ne alındı’ sorularını gündeme taşıyarak yüzlerini buruşturanların, pozitif iklimi karıştıranların masumiyetinden ve makuliyetinden bahsetmek mümkün değildir” sözleriyle tepki gösterdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Terörsüz Türkiye çabalarında dün itibarıyla artık yeni bir safhaya geçilmiştir “dedi.

Erdoğan, “Önümüzde 1000 yıllık kardeşliğimizin arasına örülen terör duvarının yıkılmasına gidilen yolda tarihi bir adım atma fırsatı vardır” diye konuştu.

“Son dönemde iyice pervasızlaşan emperyalist niyetler, girilen yeni yolu çok daha anlamlı hale getirmiştir” ifadesini kullanan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Başlayan sürecin bütün unsurlarıyla yerine getirilip getirilmediğini ilgili kurumlarımız vasıtasıyla titizlikle takip edeceğiz.”

Erdoğan, olası provakasyonlara karşı “en üst seviyede” dikkatli olunması çağrısında bulundu ve konuşmasında “Anayasamızda ilk dört madde neredeyse biz de yanındayız, yolumuza öyle devam ediyoruz” mesajı verdi.

Erdoğan, daha sonra Cumartesi akşamı Dolmabahçe Ofisi’nde “Şehit Aileleri ve Gazilerle İftar Programı”nda konuştu.

“Uzattığımız elin havada bırakılması veya ısırılması halinde de demir yumruğumuzu daima hazır tutuyoruz” diyen Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:

“Şundan hiç kimsenin şüphesi olmasın; Türkiye terörle mücadele konusunda dünyanın en güçlü, en kudretli ordularından birine sahiptir. Şayet, verilen sözler tutulmaz, şark kurnazlıkları güdülürse günah bizden gider. Taş üstünde taş, son terörist kalmayana kadar operasyonlarımızı sürdürürüz.”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 28 Şubat’ta yaptığı açıklamada hükümet ile İmralı arasındaki müzakerelerin bir yıldan uzun süredir devam ettiğini iddia etti.

Özgür Özel Yeniden Refah Partisi (YRP) Genel Merkezi’nde partinin genel başkanı Fatih Erbakan ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada , Kürt sorunun çözümü için Meclis zemininde “hiçbir partinin dışlanmadığı ve sivil toplumun temsil edildiği bir çalışma yapılması mutlaka gereklidir” dedi.

Özel, ardından iktidarı hedef alarak, “2025 yılında bir iktidar partisinin milletin aklıyla alay etmesini doğru bulmuyorum” dedi ve yapılan müzakerelerin bir yılı aşkın süredir devam ettiğini iddia etti.

CHP lideri görüşmelere birisi tam yetkili 4 kişilik bir heyetin eşlik ettiğini, AYM’nin bir üyesi, Yargıtay’dan üyeler ve yüksek hakimlerin bulunduğu 20’nin üzerinde hukukçudan oluşan bir masanın çalışmalar yaptığını ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tüm gelişmelerden haberdar olduğunu öne sürdü.

Özel, “Biz Recep Tayyip Erdoğan’ın gizli ajanda pazarlıklarının kenarda hiçbir şey yokmuş gibi meseleyi edilgen bile değil, korkak bir şekilde bir yerden izleyip bütün siyasi riski ortağının sırtına yükleyip ‘buradan bir avantaj çıkarsa gidip nemalanırım’ demesini son derece samimiyetsiz buluyoruz” diye ekledi.

YRP lideri Fatih Erbakan ise Öcalan’ın barışa ve silah bırakmaya yönelik çağrısını “makul” bulduklarını söyledi.

“Öcalan’ın herhangi bir şekilde oradan dışarıya çıkartılması, ev hapsine geçirilmesi, umut hakkından yararlandırılması gibi durumların uygun olmadığını ifade etmek istiyorum. Barışın sağlanması için PYD ve YPG’nin de silah bırakması da son derece önemlidir. İktidarın bu konudaki samimiyetiyle ilgili şüphelerimiz var. Öcalan’a tavizler verilmesi karşılığında DEM Parti desteği alınarak Anayasa değişikliği planlamasına yönelik şüphemiz var” diye ekledi.

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Ömer Çelik, “PKK, PYD, YPG, SDG hangi adla olursa olsun, Irak ve Suriye’deki bütün uzantılarıyla terör örgütü silah bırakmalıdır ve kendi kendisini feshetmelidir” dedi.

Çelik, “Devlet kurumlarımız bölgedeki gelişmeleri takip ederek, sürecin nereye evrildiğini net şekilde göreceklerdir” diye ekledi.

28 Şubat’ta İstanbul’da yaptığı basın açıklamasında Çelik, çağrının Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘iç cepheyi güçlendirme’ çağrısı ve ‘terörsüz Türkiye’ hedefi çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Çelik iç cepheyi güçlendirmek konusunda, etnik kimlik ya da mezhep ayrımı yapılmadan “yüksek standartlı demokratik vatandaşlık bilinci”, “sivil siyasetin üstünlüğü” ve reformlara vurgu yaptı.

Ömer Çelik, muhalefetten gelen bazı eleştiri ve iddialara da yanıt verdi.

Müzakerelerde “devletin ve milletin nitelikleriyle ilgili bir pazarlığın söz konusu olmadığını” yineleyen AKP Sözcüsü, konuya “tek vatan, tek millet, tek bayrak, tek devlet” ilkesi çerçevesinde” yaklaştıklarını vurguladı.

“Terör gayrimeşrudur ve demokratik siyaset bütün çözümlerin adresidir” diye ekledi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in iddialarına da yanıt veren Çelik, “Cumhurbaşkanımızın en temel mesajı ‘Cumhur İttifakı bir ve bütündür'” dedi.

“Hem terörsüz Türkiye, hem iç cephenin güçlendirilmesi Türkiye Yüzyılı prensipleri temelindedir. Maalesef Özgür Özel kendisine iletilen dedikoduları bilgi olarak ortaya koyuyor” diye ekledi.

PKK lideri Abdullah Öcalan, “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” adı verilen basın açıklamasında okunan mektubunda, “Tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir” dedi.

PKK liderinin mektubunu, kendisiyle İmralı’da üçüncü kez görüşen DEM Parti heyeti okudu.

Açıklamaya gelen ilk tepkilerde iktidar cephesinde olumlu mesajlar verilirken, muhalefet daha karmaşık bir görüntü çizdi.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Öcalan’ın açıklaması baştan beri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve Sayın Bahçeli’nin ifade ettiği Devlet İnisiyatifinin çizdiği çerçeveye ve içeriğe uygun oldu” dedi.

Açıklamada “özü itibariyle; kimlik sorunu kalmadı, inkar bitti, iki ulus yok, iki resmi dil yok, iki vatandaşlık yok, özerklik talebi yok, federasyon talebi yok denildiğini” aktaran Uçum değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:

“Üniter Devlete sahip çıkıldı. Türkiye’de inkar ve redde dayalı ifade edilen iç Kürt sorunu çözülmüştür, konu demokrasidir, devletle ve toplumla bütünleşmektir, demokrasiyi geliştirmektir, vurgusu yapıldı.

“Tüm grupların silahları bırakması ve terör örgütünün kendini feshetmesi kesin bir dille ifade edildi. Bunun anlamı terör yoluyla Türkiye’ye dayatılan, Türkiye’yi bölmeyi amaçlayan ve bir emperyalist proje olan dış Kürt sorunun da bitme yoluna girmesidir, terör tamamen tasfiye edilince bu da bitecektir ve bunun ilanı yapıldı.”

CHP lideri Özgür Özel, konuyla ilgili ilk açıklamasında PKK’nın silah bırakması ve kendini feshetmesi çağrısının önemli olduğunu söyledi.

Sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Özel, “Bu çağrının gereklerinin, muhatapları tarafından yapılmasını ve onbinlerce cana mal olan, ağır ekonomik ve toplumsal tahribat yaratan terörün ilelebet sonlanmasını temenni ediyoruz” dedi.

Özel sözlerini şöyle sürdürdü:

“Cumhuriyet Halk Partisi, toplumun barış ve demokrasi taleplerinin hiçbir makam, mevki ve aktör tarafından kendi siyasi hedefleri doğrultusunda istismar edilmesine izin vermeyecektir.”

MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter, X hesabında Bahçeli ve Erdoğan’ın yer aldığı bir fotoğrafı paylaştı.

MHP MYK Üyesi Nevzat Ünlütürk, iki liderin fotoğrafını “Terörsüz Türkiye artık bir hayal değildir” notuyla paylaştı.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan yaptığı yazılı açıklamada, “DEM Parti İmralı heyeti tarafından yapılan açıklamayı memnuniyetle karşılıyorum. Terör örgütü PKK’nın silah bırakarak, varlığını feshetmesi tarihi bir gelişme olacaktır” dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımda, “Uluslararası sistemin sarsıldığı, bölgemizin bir ateş çemberinin içinde bulunduğu şartlarda ülkemizin kendi iç bünyesini tahkim etmesi ve terörden tümüyle arındırılması yönünde yapılan her çağrı ve atılan her adım olumludur” ifadelerine yer verdi.

Davutoğlu, söz konusu sürecin “TBMM zemininde bütün siyasi partilerin ve toplumsal kesimlerin çoğulcu katkısıyla yürütülmesi” gerektiğini belirtti.

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, yaptığı basın açıklamasında, “Hangi isim ve gerekçeyle yapılırsa yapılsın, bu süreç, millet tanımıyla oynayarak, ömür boyu başkanlık pazarlığıdır” dedi.

Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Ali Şehirlioğlu, “Şimdi devletimize sanki bir savaşa girmiş ve bu savaşı kaybetmiş gibi ağır mütareke koşullarının dayatıldığını izliyoruz” dedi.

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, X’te, açıklamanın “kabul edilebilir olmadığını” belirterek “Anayasa’da, milletimizi ve ülkemizi, bölge, etnik köken ve dil farklılıkları üzerinden parçalara ayıracak değişikliklere; Suriye’de Türkiye’yi hedef alan terör örgütlerinin faaliyetlerine devam etmesine; geçmişte işlenmiş olan suçların yok sayılmasına ve terör suçlularının affedilmesine hiçbir şekilde rıza göstermeyeceğiz” yazdı.