- Yazan, Ahmed Nour & Erwan Rivault
- Unvan, BBC Arapça & BBC Görsel Gazetecilik Ekibi
bir saat önce
BBC’nin incelediği uydudan alınan radar verilerine göre, İsrail’in Lübnan’a başlattığı bombardıman iki haftada içinde, bir yıldır Hizbullah ile sınır ötesi süren çatışmalardan daha fazla hasar verdi.
Veriler 2-14 Ekim 2024 arasında Lübnan’da 3600’den fazla binanın yıkıldığını ya da hasar aldığını gösteriyor. Bu, 7 Ekim 2023’teki Hamas saldırılarının ertesi günü başlayan İsrail ile Hizbullah arasındaki sınır ötesi çatışmalarda meydana gelen hasarın yüzde 54’üne denk geliyor.
Veriler New York Şehir Üniversitesi’nden Corey Scher ve Oregon Eyalet Üniversitesi’nden Jamon Van Den Hoek tarafından toplandı. Uydu radar görüntülerini karşılaştırarak, bina yüksekliğindeki ya da yapısındaki hasara işaret edebilecek ani değişiklikleri gözlemlediler.
Pax for Peace örgütünden çevre uzmanı Wim Zwijnenburg, uydudan alınan radar verilerini inceledi ve İsrail bombardımanının sonuçları hakkında uyardı.
“İsrail ordusunun saldırıları sivil halka rağmen, Lübnan’ın güneyinden halkı sürmek ve Hizbullah’ın burada yeniden pozisyon almasını engellemek için ‘ölü alan’ yaratıyor gibi görünüyor” diyor.
Müttefiki Hamas’ın İsrail’in güneyine düzenlediği saldırının ertesi günü, yani 8 Ekim 2023’te, Hizbullah’ın Filistinlilere destek amaçlı İsrail’in kuzeyine roket atmasıyla İsrail ve Lübnanlı grup arasındaki sınır ötesi çatışmalar yeniden başladı.
İsrail, Hizbullah’ın silahlarını ve altyapısını “sınırlı, hedefli ve bölgesel” saldırılarla yok etmek için 30 Eylül’de Lübnan’ın güneyini işgal etti.
Uydu fotoğrafları, radar görüntüleri ve askeri kayıtlar İsrail’in Lübnan’daki son bombardımanının güneydeki sınır bölgesine odaklandığını gösteriyor. Bombardıman Bekaa Vadisi ve Beyrut’un güney banliyölerini de içerecek şekilde orta ve kuzey bölgelere de sıçradı.
İsrail ordusu başkent Beyrut da dahil Lübnan genelinde binlerce Hizbullah hedefini vurduğunu söylüyor.
Beyrut’taki hava saldırılarının çoğu binlerce sivilin yaşadığı güneydeki Dahiye mahallesini hedef aldı. İsrail ordusu Hizbullah’ın buradan yönetildiğini iddia ediyor.
İsrail’in 27 Eylül’de bölgedeki binalara düzenlediği saldırıda Hizbullah lideri Hasan Nasrallah öldürüldü.
Sınır ötesi çatışmalar
ABD merkezli Silahlı Çatışma Konumu ve Olay Verileri Projesi’nin (ACLED) BBC tarafından incelenenen verileri ise, 1Eylül ile 11 Ekim 2024 arasında İsrail ordusunun Lübnan’a en az 2700 saldırı düzenlediğini gösteriyor. Bu veriler de saldırıların güneydeki sınır bölgelerine yoğunlaştığını ancak kuzey ve ortadaki bölgelere de yayıldığını gösteriyor.
ACLED’e göre Hizbullah aynı dönemde İsrail’e 540 saldırı gerçekleştirdi. Hizbullah’ın her bir saldırısında roket, füze ve insansız hava araçlarıyla bir dizi saldırı düzenlendi.
İsrail ordusu Lübnan’daki hava saldırılarının Hizbullah’ın altyapısını hedef aldığını söylüyor.
İran destekli grubun saldırıları nedeniyle yerlerinden olan onbinlerce İsrailliyi sınır bölgesindeki evlerine geri döndürmeyi hedeflediğini de sık sık dile getiriyor.
İsrail’in kuzeyinden 60 bin kişi neredeyse her gün meydana gelen Hizbullah saldırıları nedeniyle tahliye edildi. Ancak daha da güneye ulaşan bazı roketler kıyı kenti Hayfa’daki kimi evlere zarar verdi.
ACLED’in topladığı aylık verileri analiz eden BBC, Lübnan tarafında İsrail hava saldırılarının Tire, Bekaa Vadisi ve Beyrut’u hedef aldığını belirledi.
Lübnan hükümeti ülke içerisinde 1,3 milyon kişinin yerlerinden edildiğini söylüyor. Başbakan Necib Mikati bunun ülke tarihinin en büyük göçü olduğunu kaydediyor.
İsrail ordusu Beyrut’un bölgeleri de dahil ülke çapında tahliye emirleri veriyor.
Güneyde, İsrail ordusu bir dizi köye tahliye emri verdi ve sakinlerine “hemen Avali Nehri’nin kuzeyine geçin” uyarısını yaptı.
İngiliz Kızılhaçı’nın Beyrut’taki Ortadoğu Müdürü Gabriel Karlsson, “Bu bir insani felaket” diyor.
Tahliye edilenler için yeterli barınak olmadığını kaydediyor.
“Sokakta uyuyan çocuklar gördüm” diyor.
Lübnanlı yetkililer 2350 kişinin öldüğünü ve 10 binden fazla kişinin yaralandığını söylüyor.
İsrail’in eski askeri istihbarat şefi Amos Yadlin BBC’ye, “Savaşta ikincil zarar kaçınılmazdır” dedi.
Ancak Pax for Peace örgütünden Zwijnenburg, İsrail’in askeri harekatının siviller ve nüfus yoğunluğunun görüldüğü alanlar üzerindeki etkisi konusunda uyarıyor.
İsrail’in saldırılarına atıfta bulunarak, “Ağır bombardıman etrafındaki sivilleri öldürüyor ve engelli bırakıyor” dedi.
“Açık kaynak verileri uydu görüntüleriyle birleştiğinde, sulama kanalları, benzin istasyonları ve elektrik şebekeleri gibi sivil altyapıların hasar gördüğünü ve bunun insani durumu daha da kötüleştirdiğini gösterdi” diye ekledi.
Paul Cusiac ve Maria Rashed’in katkılarıyla hazırlandı.