Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

İklim Kanunu teklifi TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi

Kaynak, Getty Images bir
TBMM

Kaynak, Getty Images

bir saat önce

İklim değişikliğiyle mücadele ve uyuma ilişkin esasları içeren İklim Kanunu teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) kabul edildi ve yasalaştı.

AKP tarafından TBMM’ye sunulan kanun teklifi, iklim değişikliğiyle mücadelede birincil hedeflerden sera gazı emisyonlarının azaltılması ve iklim değişikliğiyle uyum faaliyetlerini planlama ve uygulama ile bunlara ilişkin yasal ve kurumsal çerçevenin usul ve esaslarını kapsıyor.

Kanunla iklim hukukuyla ilgili, “İklim Adaleti”, “İklim Finansmanı, “Net Sıfır Emisyon”, “Adil geçiş”, “Birincil piyasa”, “Karbon Kredisi”, “Denkleştirme”, “Emisyon Ticaret Sistemi (ETS)”, “Gömülü sera gazı emisyonları”, “Gönüllü karbon piyasaları” gibi tanımlar belirleniyor.

Kanuna göre kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişiler, kamu yararı gözetilerek alınacak tedbirlere ve düzenlemelere uymak ve uygulamakla yükümlü.

İklim Değişikliği Başkanlığı, gerekli tedbirlerin alınması için düzenlemeler yapmak ve bunların uygulanmasıyla yetkilendiriliyor. Buna kurumlararası koordinasyon, faaliyet ve standart belirleme, gelişmeleri takip etme, karbon fiyatlandırmasına ilişkin piyasaya dayalı mekanizmaları düzenlemek de dahil.

TRT’nin aktardığına göre, İklim Değişikliği Başkanlığı tarafından Emisyon Ticaret Sistemi yani ETS kurulacak.

ETS kapsamında esasları yönetmelikle belirlenen doğrudan sera gazı emisyonlarına neden olan faaliyetleri yürüten işletmelerin, bu faaliyetleri gerçekleştirebilmesi için İklim Değişikliği Başkanlığı’ndan sera gazı emisyon izni alması zorunlu olacak.

ETS kapsamına dahil olan işletmeler tarafından doğrulanmış yıllık sera gazı emisyon değerine karşılık gelecek şekilde yıllık tahsisat tesliminde bulunulması zorunlu olacak.

Ulusal tahsisat planları Resmi Gazete’de yayımlanacak.

Kanun, idari para cezalarını da belirliyor.

Buna göre, sera gazı emisyonlarının takibine ilişkin yasaklara veya sınırlamalara aykırı olarak, doğrulanmış sera gazı emisyonu raporunu süresi içerisinde sunmayanlara, 500 bin liradan 5 milyon liraya kadar idari para cezası verilecek.

Ozon tabakasını incelten maddelere ve florlu sera gazlarına ilişkin mevzuatla belirlenen usul ve esaslara, yasaklara veya sınırlamalara aykırı davranışlar da yine para cezasıyla sonuçlanacak.

Nisan ayında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, kanunun “iklim değişikliği kaynaklı afetlerin yıkıcı etkilerine karşı dirençli şehirlerin oluşturulması, yenilenebilir enerji kaynaklarının teşvikiyle doğa dostu üretim, biyoçeşitlilik ve yeşil alanların korunmasının sağlanması” bekleniyor.

Tepkiler nasıl?

Kanun teklifi muhalefet partileri ve iklim örgütleri tarafından “ticari olmakla” eleştiriliyor. Özellikle küçük işletmelere getireceği mali yük ve STK’ların katılım eksikliği ile uygulama belirsizlikleri tartışılıyor.

Kanun teklifinin yasalaşmasının ardından “Gerçekten bir iklim kanununa ihtiyacımız var; ama üniversitelerin, çevre örgütlerinin, yerel yönetimlerin ortak aklıyla hazırlanmış bir yasaya” diyen CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, “Bu sözde ‘İklim Kanunu’, sadece beş yandaş firmanın çıkarı için getiriliyor” sözlerini ekledi.

“Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu kanunu reddediyoruz!” dedi.

Başarır “İklim değişikliğinden en çok etkilenen dar gelirli yurttaşların yaşadığı bölgelerle ilgili hiçbir çözüm bu yasada yok” diye konuştu.

Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan, “Adı ‘iklim’, içeriği ticaret olan; orman yangınlarına, zirai dona, kuraklık sorununa hiçbir çözüm sunmayan; doğanın ve milletimizin çıkarına değil, sermayenin menfaatine hizmet edecek bu düzenlemeye red oyu verdik” dedi.

“Kanun üzerinde komisyonda yeniden bazı görüşmeler yapacaklarını söylemişlerdi ancak bunu yapmadılar” diyen DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın da “Doğayı ve havayı kirletme hakkını alıp satacaklar ve böylece kirletmeyi meşrulaştırmış olacaklar” şeklinde konuştu.

TEMA Vakfı, “Kaybeden insan ve doğa oldu” şeklinde bir paylaşım yaptı. Kabul edilen asayı “İklim Kanunu” olarak görmediklerini, bu yasayla “emisyon ticaret sistemi düzenlendiğini” yazdı:

“Emisyon azaltımı, fosil yakıtlardan çıkış, adil geçiş planı, uyum politikaları ve gelirlerin toplum yararına kullanımı gibi kritik unsurları içermeyen ve iklim krizine bütüncül yaklaşmayan bu yasanın Anayasa Mahkemesi’nden dönmesini umut ediyoruz.”

İklim kanununun TBMM’den geçmesinin ardından iklim aktivistlerinin gözü bu kez de 3 Temmuz’dan itibaren Meclis’te görüşülmesi beklenen enerji ve madencilik düzenlemesinde.

Reklamı Geç