Hamas’ın bir trans partisine saldırısından sağ kurtuldular. Sanat ve müzik içeren özel bir merkez onların iyileşmesine yardımcı oluyor.

İsrail’in Re’im kentinde bir trans partisi olan Tribe of Nova’da, Hamas liderliğindeki 7 Ekim’deki terörist saldırılarda partiye giden yüzlerce kişinin vurularak öldürülmesi, öldürülen veya rehin alınanlar için büyük bir acıya neden oldu. Hayatta kalan 1000’den fazla katılımcı hayatta oldukları için kendilerini şanslı hissedebilirken, birçoğu hâlâ bu korkunç deneyimin sonuçlarıyla boğuşuyor.

O günden bu yana geçen haftalarda, akıl sağlığı uzmanları partiden sağ kalanlara nasıl yardım edebileceklerini bulmaya çabaladılar; bu kişilerin travmalarının bir kısmı, trans olaylarında yaygın olarak kullanılan LSD gibi psikedeliklerin etkisi ile şiddetlenmiş olabilir ve hayatta kalanlardan bazıları bu ilaçları aldıklarını kabul etmiştir. . Hamas roketleri gökyüzünde görünmeye başladığında bunu alanların gözleri fal taşı gibi açılmış ve son derece duyarlı olmuşlardı.

Akıl sağlığına doğa temelli yaklaşımlar uygulayan danışman ve terapist Dr. Lia Naor, onların iyileşmesine yardımcı olmak amacıyla bir grup bakıcı arkadaşını bir araya getirdi. Bir hafta içinde Tel Aviv’in kuzeyindeki lüks bir mekan olan Ronit Çiftliği’ni kurup burayı Merhav Marpe, yani Şifa Alanı adını verdikleri yere dönüştürdüler.

Organizatörler, sitenin haberi hayatta kalan WhatsApp gruplarında ve diğer sosyal medyada yayıldıkça, günlük ziyaretçi sayısının 600 veya 700’e yükseldiğini, ardından 350 civarında sabitlendiğini söyledi. Yüzlerce terapist, danışman ve diğerleri yardım etmeye gönüllü oldu ve bu sayıyı kullananlar Servise ayrıca yakınlarda gerçekleşen iki küçük toplantıdan hayatta kalanlar da dahil edildi.

Otoyoldan kısa bir sürüş mesafesinde bulunan mekan, sessiz ve tenha bir his veriyor. Ziyaretçiler, büyük şehirler gibi yüksek öncelikli Hamas hedeflerinden yeterince uzakta, gelen roketlere ilişkin uyarı alarmlarını nadiren duyuyorlar. Merhav Marpe’nin kullandığı iki ana alan, normalde resepsiyonlar için kullanılan büyük bir kapalı salon ve bir göleti çevreleyen çimenlik alan.

Yakın zamanda yapılan bir ziyarette, kapalı alanda sanat yapmaya ayrılmış masalar, sıcak içecekler sunan bir bar ve refleksoloji ve akupunktur gibi dokunma terapileri için kordon altına alınmış bir alan vardı.

Hayatta kalan 27 yaşındaki Li-tal Maya, ilk masaj seansından sonra göğsünün haftalardır ilk kez “genişlediğini” söyledi.

Yeni biçilmiş çim kokusunun tütsü ve sigara dumanına karıştığı dışarıda çok daha fazla insan vardı. Melek kanatları takan küçük bir köpek etrafta dolaşıyor, akroyoga, kilden heykel ve sesle şifa üzerine atölye çalışmaları yapılıyordu. Psikoterapistler hayatta kalanlarla ağaçların altında ya da piknik masalarında birebir görüşmeler yaptı.

Dr. Naor, bu çabaların tam bir tedavi süreci anlamına gelmediğini, bunun yerine “travmaya anında ve bütünleştirici bir yanıt” sunma amacı taşıdığını vurguladı. Hayatta kalanlara “hasta” yerine “misafir” deniyor ve kendi aktivitelerini seçiyorlar.

Dr. Naor, “Travmada bir çaresizlik vardır ve bu, faillik duygusunu yeniden canlandırmanın bir yoludur” dedi.

Birçoğu sitenin açılmasından bu yana geçen haftalarda daha az ham hale geldiklerini söylerken, diğerleri hala kendilerini baskı altında hissettiklerini ve önceki rutinlerine dönemediklerini söyledi. 34 yaşındaki Bar Belfer, “Birçoğumuz fiziksel olarak neredeyse hiç zarar görmeden geri döndük, ancak ciddi zihinsel sağlık sorunları yaşadık” dedi.

Kendi rahatsızlığında henüz kayda değer bir iyileşme hissetmediğini ancak Merhav Marpe’ye geldiğinde büyük bir rahatlama hissettiğini söyledi.

Bay Belfer, “Buraya bakın, büyülü” dedi. “Nova’ya benziyor ama güvenli.”

Sitenin geçici başkanı Gila Tolub, hayatta kalanlardan bazılarının resmi terapiden kaçındığını söyledi. “Partiden sağ kurtulanlardan bazıları için burası kimsenin onlara köpek yavrusu gözleriyle bakmadığı tek yer, bu yüzden buraya normal hissetmek için geliyorlar” dedi. “Diğerleri için ise burası kendilerini güvende hissettikleri tek yer; içeri giriyorlar ve sevgiyle ve tanıdık bir toplulukla çevrelenmiş bir halde, yatağa uzanıp uyuyorlar.”

Önümüzdeki hafta ekip, hayatta kalanlar için uzun vadeli bir varlık olmayı hedefleyerek Ronit Çiftliği’nin birkaç mil güneyinde yeni bir yerde şifa alanını yeniden kurmayı planlıyor.

Son ziyaret sırasında akşam olduğunda, bir grup genç çimenlerin üzerinde daire şeklinde oturup şarkı söylüyor ve gitar çalıyordu. Beatles’ın “Abbey Road” şarkılarının son sırasını gözden geçiriyorlardı ve birlikte “Oğlum, bu ağırlığı, bu ağırlığı uzun süre taşıyacaksın” şarkısını söylediler.