Avrupa Birliği’ne yakınlığıyla bilinen ve merkezi AB kurumlarının da yer aldığı Belçika’nın başkenti Brüksel’de bulunan EU Reporter yayın organında yayınlanan yazıda Fransız ekonomisinin ve dış politikasının AB’de finans politikalarının ise kolonilerde büyük endişe yarattığına değinildi. Alarm veren bütçe açığı dolayısıyla halkın huzursuz olduğu Fransa vergi yüklerini kolonilere yıkıyor. Kolonilerde çıkan isyanlara da aldırmayan Paris, İran‘la yakınlaşarak AB’de büyük endişe yaratıyor. AB’nin finans mercilerinin Fransız ekonomisine yönelik büyük bir denetleme mekanizması kurduğu da ifade edilmekte.
AB’DEN FRANSA’YA DENETİM
Yayın organında yer alan “Fransız Neokoloniciliği: Avrupa ekonomisi ve güvenliğine tehdit” başlıklı analiz yazısında Paris’in büyük bir ekonomik kriz içerisinde olduğu ve sürekli iç borçlanma politikası dolayısıyla AB genelinde dalgalanma etkisi yaratmaya başladığına değinildi. Ekonomistler tarafından hazırlanan analiz yazısındaki bilgilere göre ülkenin kamu borcunun tarihi bir rekor kırarak 3 trilyon avroya ulaştı. Bu rakam Fransa’nın GSMH’nin yüzde 112’sine denk geliyor. Ülkenin bütçe açığı ise “kontrol edilemez derecede genişlemekte.” Tüm bu kontrolsüz ekonomi politikaları dolayısıyla ülkede enflasyon, politik kargaşa ve kamunun hoşnutsuzluğu da artıyor. Yazıdaki bilgilere göre Almanya’nın baskısıyla Fransız ekonomisi AB’nin finans kurumları tarafından çok sıkı bir denetimine de alınmış durumda.
BRÜKSEL, PARİS’TEN UMUDU KESTİ
Fransa’nın yeni bütçe programında bütçe açığı hedefinin yalnızca yüzde 4.4 olarak belirlenmesi de Brüksel’de alarm zilleri çalmasına sebep olmakta. Fransa’da başta emeklilik reformu yasa tasarısı, tarım reformu yasa tasarısı ve yüksek kamu harcamaları gibi halkı isyan ettirip sokaklara döken politikalar dolayısıyla AB ekonomi uzmanları da ülkenin finansal hedeflerine ulaşmayacağını düşünüyorlar. Uzmanlar AB’deki en büyük ekonomilerden birisi olan Fransa’nın finansal zayıflamasının AB’nin ortak finans politikasını baltalama ve AB genelinde ekonomik yavaşlamaya sebep olabileceği yönünde karar mercilerine uyarılarda da bulunuyorlar. Ülkedeki sosyal huzursuzluk dolayısıyla Fransa’nın AB’nin enerji krizi ve enflasyonla mücadele gibi kritik politikalarında etkin bir rol oynamasının kısa vadede mümkün olmadığı da tahmin ediliyor.
KOLONİCİ FRANSA
Geçtiğimiz yıldan bu yana Fransa’nın Hint Okyanusu, Pasifik Okyanusu ve Karayipler’deki denizaşırı topraklarında ekonomik krizler yaşandığı ve isyanlar çıktığı bilgisine yer verilen analiz yazısında bu bölgelerdeki insanların uzun yıllardır devam eden ekonomik eşitsizliklerin kurbanı olduğu ifade edildi. Bölge halklarının “koloni sömürgeciliğine uğradıklarını” düşündükleri yönündeki bilgi de analizde paylaşıldı. Analizdeki bilgilere göre örneğin ülkenin Karayipler bölgesinde yer alan denizaşırı toprağı Martinik Adası’ndaki yiyecek fiyatları Fransa’dan yüzde 40 daha pahalıyken adadaki ortalama ücret 1,987 avro. Bu rakam Fransa’da ise 2,316 avro. Kişi başına milli gelir Fransa’nın kolonisinde 23 bin avro ancak Fransa’da bu rakam 44 bin avro’ya çıkmakta. AB finans uzmanlarına göre bu durum açıkça kolonileri sömürme politikasının en açık örneklerinden birisi durumunda.
İRAN İLE YAKINLAŞIYOR
Analiz yazısındaki yoruma göre Fransız politikacılar halkın dikkatini ekonomi başlıklarından uzaklaştırmak için sıklıkla dış politikada Rusya ya da Çin ile karşılıklı ilişkileri geren açıklamalarda bulunuyorlar. Paris’in son olarak eski sömürgesi Lübnan’ın iç işlerine müdahale etmeye çalıştığı da ifade edilirken bu durumun İsrail-Fransa ilişkilerini kopma noktasına getirdiği belirtilmekte. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un İsrail’e silah ambargosu yapılması yönündeki çağrısı da bu politikanın bir parçası. Uzmanlar Fransa’nın finansal dengesini ticaretle düzeltmek için İran ve Katar’a da yakınlaştığının altını çizmekteler. Analizcilere göre Katar’ın Fransız iç politikasındaki gücü de son aylarda gerçekleştirilen 10 milyar dolarlık yatırımlarla birlikte giderek artmakta. Fransa’nın İran ile yakınlaşması ise hem AB’yi hem de başta Almanya olmak üzere üye ülkelerin hükümetlerini ciddi şekilde endişelendiriyor.
Kaynak: Web Özel