Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

DANA fenomeni: Valencia’daki selle anılan hava olayı nedir?

Kaynak, Getty Images 31
Valencia'da selin yarattığı yıkım

Kaynak, Getty Images

31 Ekim 2024, 05:15 +03

Güncelleme 5 dakika önce

İspanya’da en az 140 kişinin ölümüne yol açan aşırı yağış DANA fenomeni isimli bir hava olayına da bağlanıyor.

Son olay ülkenin, 1987 yılından bu yana yaşadığı en büyük sel felaketi olarak kayda geçti.

Valencia’nın bazı bölgelerinde bir senelik yağış miktarına yakın yağmur, bir saatte düştü.

Utiel ve Chiva’da bir metrekareye 300 litreden fazla yağış düştüğü hesaplanıyor.

Meteorologlar, DANA fenomeni sonucu aşırı dengesiz bir sistem oluştuğunu kaydediyor.

Buna göre aşırı yağışa, atmosferin üst tabakalarındaki soğuk havanın, çok hızlı yükselen Akdeniz kaynaklı sıcak ve nemli hava ile çarpışması yol açtı.

Nemli rüzgarların, yüksek irtifadaki karasal rüzgarlarla desteklenerek, çok hızlı yükseldiği ve daha yüksek irtifalara ulaştığı açıklandı.

Meteorologlar bu fenomenin ortaya çıkış sıklığında küresel ısınmanın etkisini de yadsımıyor.

Valencia'nın Sedaví bölgesinde selin yarattığı yıkım

Kaynak, Getty Images

Fotoğraf altı yazısı, Valencia’nın Sedaví bölgesinde selin yarattığı yıkım

‘Yağış patlamalarına yol açıyor.’

BBC Çevre Muhabiri Matt McGrath’e konuşan Imperial College London’dan iklim bilimci Dr. Friederike Otto, “Hiç şüphe yok; bu yoğun yağışlar iklim değişikliği tarafından güçlendirildi” diyor ve ekliyor:

“Fosil yakıt kaynaklı ısınmadaki her derece artışı ile atmosfer daha fazla nem tutabiliyor ve bu da daha yoğun yağış patlamalarına yol açıyor.”

Araştırmacılar, iklim değişikliğinin bu bulutların taşıdığı yağmur miktarını doğrudan etkilediği kanısında.

Buna göre her bir derecelik ısınmada bulutların taşıdığı yağış miktarı % 7 oranında artıyor.

Yağmur şiddetle yağdığında da, toprak bu kadar fazla suyu emebilecek durumda olmuyor.

Leeds Üniversitesi’nden Prof. Mark Smith, daha sıcak yazların toprağı kuruttuğunu, bunun da su emme kapasitesini azalttığını vurguluyor.

Aynı zamanda daha sıcak bir iklimde fırtınaların hareketinin yavaşlayıp yavaşlamadığı da araştırılıyor; çünkü bu durum da yağış miktarını artırabilir.

Eylül ayında Akdeniz’deki yüksek sıcaklıkların etkisiyle daha da güçlenen Boris Fırtınası, Orta Avrupa’daki birçok ülkeye ölüm ve yıkım getirmişti.

Önceden tespit edilebilir mi?

Valencia'daki yıkım

Kaynak, Getty Images

İspanya’da ise uyarıların geç yapıldığına dair çok sayıda eleştiri yöneltildi.

Ancak meteorologlar, hızla hareket eden, yoğun gök gürültülü fırtınaların yolunu tahmin etmenin çok zor olduğunu söylüyor.

Oxford Üniversitesi’nden Dr. Linda Speight, “Uyarılar, insanlara selden önce yüksek yerlere çıkmaları ve kendilerini güvene almaları için hayat kurtarıcı olabilir. Ancak İspanya’da da gördüğümüz gibi, yoğun gök gürültülü fırtınalar için önceden uyarıda bulunmak inanılmaz derecede zor, çünkü en şiddetli yağışın tam yeri genellikle önceden bilinemiyor” açıklamasını yaptı ve ekledi:

“Meteorologlar ve bilim insanları, bu zorluğa yenilikçi çözümler bulmak için çok çalışıyor, ancak bu kolay çözülecek bir sorun değil.”

İspanya’daki sel felaketinin öne çıkardığı sorunlardan biri de modern altyapının aşırı sel olaylarıyla başa çıkamaması.

Bazı araştırmacıların belirttiği gibi, yollar, köprüler ve caddeler şu anki iklime göre değil, geçen yüzyılın iklimine göre inşa edilmiş durumda.

Reklamı Geç