Çağlayan’da yargılanan öğrenciler: ‘Korkmuyoruz’

Ekrem İmamoğlu protestosu soruşturmalarında yargılananlara destek için, gençler ve aileler Çağlayan Adliyesi önünde toplandı.

Saraçhane protestolarına katıldıkları gerekçesiyle tutuklanan 189 sanığın ilk duruşmaları görüldü.

Anne Baba Dayanışma Ağı’ndan yapılan bilgilendirmeye göre, ilgili davalar 4 Temmuz ve 3 Ekim 2025 tarihlerine ertelendi.

Hakim karşısına çıkan isimler arasında üniversite öğrencileri ve protestoları takip ederken gözaltına alınan yedi gazeteci de vardı.

Sanıklar, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması ve tutuklanmasından sonra başlayan eylemlere valilik yasağına rağmen katıldıkları gerekçesiyle “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” suçundan yargılanıyor.

BBC Türkçe, hakim karşısına çıkacak öğrenciler, ebeveynleri ve avukatlarıyla görüştü.

Gözaltına alındıktan sonra tutuklanan ve günlerce Silivri cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilen gençlerin ebeveynleri, duruşmalar başlamadan önce Çağlayan Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı.

Ailelerin kurduğu Anne Baba Dayanışma Ağı’ndan Avni Gündoğan, “Çocuklarımız demokratik, barışçıl meşru bir eylem içindeydi, bu ülkenin özgür ve demokratik bir ülke olması için mücadele ettiler” diye konuştu.

Tutuklanıp Silivri cezaevine götürülen ve geçtiğimiz günlerde tahliye edilen Yağmur Gündoğan’ın babası “Biz çocuklarımızın yanında olduk, yanında olmaya devam edeceğiz. Bugün ilk duruşma başlıyor. Çocuklarımız için adalet, adil bir yargılanma istiyoruz” dedi.

İlk duruşması görülecek gençlerden biri ise şöyle konuştu:

“Artık hiçbir zaman dönüp de ‘Gençler apolitik, gençlerin siyasetle işi güç yok yurt dışına çıkmak istiyor’ diyemeyecekler. Biz buradayız, siyaset yapıyoruz, siyaset yapmak için geldik.”

19 Mart’ın ardından tutuklanan öğrencilerin büyük kısmı, geçtiğimiz günlerde tahliye edildi.

Anne Baba Dayanışma Ağı’nın BBC Türkçe‘ye verdiği bilgiye göre halen yaklaşık 50 öğrenci tutuklulu.

Saraçhane eylemlerine katıldığı gerekçesiyle tutuklanan ve 20 gün cezaevinde kalan bir İstanbul Üniversitesi öğrencisi, BBC Türkçe‘ye “Dolayısıyla umarım bu utançtan bir an önce geri dönüp herkesin beraatine karar verecekler bugün” dedi.

Duruşması olan Mimar Sinan Üniversitesi’nden bir ikinci sınıf öğrencisi ise “Bir korkumuz yok, korkması gereken bizler değiliz” diye konuştu.

Sosyoloji Bölümü’nde okuduğunu vurgulayan genç, adliye çevresindeki güvenlik önlemlerine işaret ederek “Onlar korktuğu için bugün Çağlayan’ın önüne bu kadar polis karakolu döşüyorlar” dedi ve ekledi:

“Kesinlikle yanlış bir şey yapmadık. Biz bu memleketin iyiliğini, geleceğini isteyen, aydınlık günlerini hayal eden, onun için mücadele veren gençler, insanlar, halkız.”

İstanbul Üniversitesi’nden başka bir öğrenci, BBC Türkçe‘ye yaptığı değerlendirmede “Yaptığım şeyden kesinlikle pişman değilim” dedi.

Öğrenci, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesinin “Bardağı taşıran son damla olduğu” yorumunu yaptı:

“Diploma alsak bile bunun 30 yıl sonra bir geçerliliği olmadığını öğrenmiş olduk. Bu da bir şeyleri protesto etmeye, isyan etmeye, sokağa dökülmeye sebep oldu.”

İstanbul Üniversitesi’nden bir felsefe öğrencisi, Saraçhane’de gözaltına alındıktan sonra 20 gün tutuklu kaldığını söyledi ve ekledi:

“Hakim karşısına çıkacak olmaktan korkmuyorum. [Bundan sonra da] eylemlere tabii ki katılacağım.”

Ekrem İmamoğlu ve aralarında üst düzey İBB yöneticilerinin de olduğu onlarca sanığın 19 Mart’ta gözaltına alınmasının ardından Saraçhane’de bir hafta boyunca eylem yapıldı.

İstanbul Valiliği’nin il genelinde gösteri ve toplanma yasağı ilan etmesine rağmen gösterilere yüz binlerce kişi katıldı.

Bu süreçte Saraçhane ve İstanbul’un diğer noktalarındaki eylemlere katılan yüzlerce kişi gözaltına alındı, bunların bir kısmı tutuklanarak Silivri’deki Marmara Ceza İnfaz Kurumu’na götürüldü.

Tutuklanan gençlerin bir kısmı yaklaşık 20 gün Silivri’de kaldıktan sonra tahliye edildi.

BBC Türkçe‘ye konuşan tutuklulardan bazıları, içeride kötü muamele ve tacize maruz kaldıklarını anlattı.

Fransız AFP haber ajansı muhabiri Yasin Akgül, Now Haber Muhabiri Ali Onur Tosun, foto muhabiri Bülent Kılıç, muhabir Zeynep Kuray, İBB foto muhabiri Kurtuluş Arı, Bakırköy Belediyesi foto muhabiri Gökhan Kam, muhabir Hayri Tunç ve serbest gazeteci Emre Orman da “Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama” suçlamasıyla gözaltına alınmıştı.

24 Mart’ta tutuklanan yedi gazeteci de 18 Nisan’da 62. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı.

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), sosyal medyadan yaptığı paylaşımda sekiz gazetecinin dosyasının ayrıldığını duyurdu.

Paylaşımda “Yeni açılan davada da meslektaşlarımızın beraat etmesini bekliyoruz” ifadeleri kullanıldı.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Türkiye Basın Yayın Matbaa Çalışanları Sendikası (DİSK Basın-İş), 17 Nisan’da yaptığı paylaşımda “Gazeteciliği sorgulatmayız, yargılanan gazetecilerin şahidi halktır” demişti.

Basın-İş ayrıca “Tüm yurttaşları ve meslektaşları” yargılanacak gazetecilere destek için Çağlayan Adliyesi’ne davet etmişti.