Kazakistan’ın başkenti Astana’da düzenlenen 22. Suriye görüşmelerinin ardından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev, Türkiye’nin, Suriye’de muhtemel bir askeri operasyonuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Harekatın Moskova tarafından kabul edilemez olduğunu ifade eden Lavrentyev, “Türk tarafının bu adımlardan kaçınacağını umuyoruz, zira yeni bir harekatın Suriye’de olumsuz sonuçları olabilir” dedi. Güvenlik uzmanı emekli asker Gürsel Tokmakoğlu ile uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Dr. Kamer Kasım, Ankara-Moskova arasındaki Suriye polemiğini değerlendirdi.
ARTIK DURUM DEĞİŞTİ
Rusya’nın, Türkiye’yi Esad’la görüştürme çabalarının işe yaramadığını belirten Gürsel Tokmakoğlu şunları söyledi: “Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı ile İsrail’in bölgedeki son adımlarını birlikte değerlendirmek gerekiyor. Ayrıca ABD operasyonlarının da olduğu bölgede Rusya’nın ikilem içinde olduğunu söylemek mümkün. Birkaç ay önce Rusya, İsrail’in Suriye’de bir operasyonunun önünü açmıştı. Bu durum ‘Rusya, İsrail’e destek mi veriyor’ sorusunu gündeme getirdi. Türkiye-İran-Rusya’nın Astana görüşmelerinde ilerlemeler olmuştu. Ancak şimdi durum değişikliğiyle birlikte bölgedeki dinamikleri yeniden okumamız gerekiyor.”
ASTANA SÜRECİ KOPTU
Rusya’nın, bazen Esad’ın yanında, bazen İran’ın, bazen de ABD’nin yanında durduğunu belirten Tokmakoğlu “Rusya ‘bölgede kontrol bende’ demek istiyor. Kendi silah sistemlerini yerleştirmek istiyor. Bölgesel bir denklemin içinde kaybolmak istemiyor. Askeri olarak değerlendirdiğimizde bunlar Türkiye’ye engel değil. Ancak stratejik olarak değerlendirdiğimizde Rusya’nın, ‘kim nerede duruyor’, ‘Türkiye kimlerle birlikte’ şeklinde yeni bir okuma yapmaya çalıştığını görüyoruz. Türkiye’nin hangi bölgede ne yapacağı üzerinden bir değerlendirmeye gidersek harekatın önünde bir engel bulunmuyor. Ama genel çerçeve içinde, Suriye’nin geleceğine ilişkin düşündüğümüzde Türkiye ve Rusya Astana’daki çerçeveden koptu” dedi.
TÜRKİYE SAMİMİ
Rusya’nın bu durumda ne yapacağını sorduğumuz Tokmakoğlu, “Rusya’nın her şeye rağmen Esad’la Türkiye’nin görüşmesini sağlaması gerekiyor. Bundan sonra diğer sorunlara bakmak gerekir. Esad ve Türkiye’nin görüşmesini temenni ediyorum. Çünkü Esad burada kalıcı, gidici değil. Ama çözümsüzlüğü isteyenler var. Dikkat ederseniz bir tek Türkiye, Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunuyor. Diğer bütün güçler Suriye’nin parçalanması için çalışıyor” ifadelerini kullandı.
RUSYA ENDİŞELİ
Prof. Dr. Kamer Kasım, 2019’daki sınır ötesi harekatlardan önce de Rusya’nın itirazları olduğunu hatırlatarak şu bilgileri verdi:
Rusya’dan yapılan açıklamada Türkiye’nin harekatına yönelik itirazlar çok da anlamlı değil. Açıklamada bölgedeki karışık durumdan, İsrail’in Gazze ve Lübnan’daki harekatından söz ediyor. Böyle bir ortamda ‘Türkiye müdahale etmesin’ diyor. Rusya bu harekatın Esad rejimini zayıflatacağını düşünüyor. Türkiye’nin kontrolünde olan alanların genişlemesini istemiyor. Böyle itirazları Türkiye’nin 2019’daki Barış Pınarı harekatından önce de gördük. Ama Türkiye buna rağmen harekatını gerçekleştirdi. O dönemde koridorda eksik kalan yerler oldu. Şimdi Türkiye eksik kalan noktaları tamamlamak için yeni bir harekat düşünüyor.
Rusya’nın Türkiye harekatını engelleyip engellemeyeceğini sorduğumuz Prof. Dr. Kasım, “Rusya şimdi Ukrayna’da bir harekatın içinde. Böyle bir durumda Türkiye’yi karşısına almış olur. Bu tarz açıklamaların ötesine geçerek Türkiye’nin karşısına çıkabileceğini zannetmiyorum” dedi.
Kaynak: Web Özel